76 MI?

Haberlerde ölü sayısı 76’a yükseldi gibi istatiksel birtakım bilgilerin yanı sıra konuşan yetkili şunları söylemekteydi:

-İnsanlar çok derin uyuyorlar, buna bir çözüm bulmamız gerekiyor. Mesela odadaki herkes aynı anda uyumayıp nöbetleşebilirler. O sırada gazetecilerden cesur birisi dayanamayıp lafa girdi:

-Bunun uyumakla ne ilgisi var beyefendi? Otelde yangın öncesi ve yangın sonrası hiçbir şey düşünülüp uygulanmamış ve bir şekilde yangın ruhsatı alınmış. Siz bu yangına sebep olan suçluları sorgulayacağınıza insanları suçluyorsunuz.

-Hanım kızım bilip bilmeden konuşuyorsun, henüz gençsin muhtemelen o yüzdendir. Oteldeki temizlik görevlilerinin hepsi şu an sorguda, insanları neden zamanında uyandırmadıkları için yargılanıyorlar. Oğlunun seslenişi üzerine Zeynep Hanım telefonunda izlediği haberi kapatıp hızlı adımlarla odaya koştu.

-Ne oldu oğlum?

-Anne çok kötü bir rüya gördüm.

-İyi misin?

-İyi değilim anne, insanlar alevler içindeydi.

-Ne gördün oğlum anlat biraz rahatlarsın.

-Bir dağın tepesinde büyük bir otel yanıyordu. İçerideki insanlar buradan nasıl çıkacağız diye bağırıyorlardı. Kimileri pencerelerden atlıyor, kimileri perdeleri birbirine bağlayıp aşağıya onunla inmeye çalışıyor, kimilerinin ise alevler içinde son feryatları duyuluyordu.

Ağlayan oğlunu kucaklayıp çok kötü bir kâbus görmüşsün.

-Anne ya gerçekte de öyle bir şey olursa?

-Olamaz oğlum. Çünkü otellerde yangın algılama sistemi var ve her yeri tarıyor, en ufak dumanda bile siren gibi ötüyor ve insanlar onu duyunca hemen net kaçış rotalarından yangın merdivenlerine engelsiz ve hızlı bir şekilde ulaşıyorlar. O sırada yangın çıkarsa sprinkler sistemi aktif olup yağmur gibi alevlerin üzerine yağıyor ve onun yetmemesi ihtimaline karşı her koridorda yangın söndürücüler oluyor. Ve bunların dışında otelde kullanılan tüm malzemeler insanların kaçıp otelden çıkmasına süre tanıması için yangına dayanıklı olarak seçilip, uygulanıyor. Yani benim güzel oğlum bu basit önlemler alındığında otelde kimsenin öyle alevler içinde yanması pek mümkün değildir.

Başını annesinin göğsünden kaldırmadan lafa girdi.

-Çok korktum umarım bir daha böyle kâbus görmem.

-Sadece rüya olarak kalması ve hiçbir zaman gerçekleşmemesi için söyleyeceğim iki şeyi asla unutma ve çevrene de unutturma. VİCDAN VE LİYAKAT.